22 Mayıs 2015 Cuma

THE GREAT DEBARTES ( MUHTEŞEM MÜNAZARACILAR )- 2007


Muhteşem Münazaracılar, Melvin B. Tolson'un gerçek hayat hikayesinin anlatıldığı dram tarzında biyografik eserdir. Tolson Teksas'ta siyahi öğrencilerin çoğunlukta olduğu Wiley College'de profesördür.
Öğrencilerinin eğitim eşitliğinden yararlanamadığını düşünen Talson onlara bir münazara grubu kurarak kendilerini daha iyi ifade etmelerini sağlamak ister. Filmin içeriğinde yer yer alıntılar ve etkileyici repliklerle oldukça dikkat çekici. Dünyanın bilmediğimiz yerlerinde ne olaylar yaşandığını tüm çıplaklığı ile göstermekte. Linç kelimesinin nereden çıktığını da gösteriyor.  Irkçılığın ne kadar yanlış bir olay olduğunu gerçek bir hikayeden yola çıkarak anlatır.
Talson münazara grubu için dört öğrenci seçer. Samantha Booke, James Farmer Junior,Henry Lowe, Hamilton Burgess.  Samantha sırf münazara kulübüne katılabilmek için okul değiştirir ve Wiley College'a gelir. Farmer Samantha'ya karşı ilgi duymaya başlar. Farmer'ın babası aynı okulda ilahiyat profesörü ve Tolson'un yakın arkadaşıdır. Samantha, Henry ile yakınlaşmaya başlar. Grupta kendini en iyi ifade eden Henry'dir. Farmer araştırma konusunda iyidir. Münazaracılar kısa sürede kaynaşır ve ufak çapta galibiyetler almaya başlar. Tolson öğrencileri düşüncelerini ifade etmeleri konusunda  şiddetle telkin etmektedir. Öğrencilerini çalıştırırken sürekli yinelettiği bir konuşma vardır.
+ Hakem kimdir?
- Tanrıdır!
+ Neden tanrıdır?
- Çünkü tanrı kimin kazanacağını ve kimin yenileceğini belirler. Rakibim değil!
+ Rakibin kimdir?
- Rakibim yoktur!
+ Neden rakibin yoktur?
- Çünkü o benim konuştuğum gerçeklerin karşılığındaki muhalif sestir.



Tolson bölgede yaşayan siyahi çiftçiler ile gizli bir örgüt kurmuş bir gece toplantı yaparlarken Farmer tesadüfen olaya şahit olur. Toplantının haberini alan polisler baskın yapar. Tolson, Farmer'ı alıp oradan kurtulur. Şerif, Tolson'un liderleri olduğunu bilmektedir. Öğrenciler ve aileleri arasında Tolson'un komünist olduğunu söylentileri yayılır. Tolson bir akşam evinde eşi ve dört münazaracı ile birlikte yemek yerken Hamilton Burgess  öğretmenine siyasi görüşünü komünist olup olmadığını aksi halde ailesinin gruptan ayrılması gerektiğini söylemiştir. O akşam Burgess gruptan ayrılır artık münazaracılar üç kişi kalmıştır. Birkaç gün sonra Tolson okulda iken tutuklanır. Olay büyük yankı uyandırır. Siyahi çiftçiler karakolu basmaya çalışır. Farmer'ın babası ve arkadaşları Tolson'u kurtarır.  Bir akşam Tolson ve öğrencileri siyahi bir adamın beyazlar tarafından öldürüldüğüne şahit olurlar.Kendilerine de saldırılmasından son anda kurtulurlar. Bu olay hepsi üzerinde büyük etki bırakmıştır.   Münazaracılar gittikleri  her yerde fırtına gibi esmekte, her girdikleri münazaradan galibiyetle ayrılırlar. Harvırd Üniversitesi'nden davet mektubu alırlar. Tolson seyahate çıkmama şartı ile tahliye edildiği için onlarla birlikte Harvırd'a gidemez. Ve Harvırd Üniversitesi'nin ilk  siyahi rakibi olurlar. Daha önceki münazaralarda Samantha ve Lowe konuşmacıydı. Lowe konuşma sırasının Farmer'a geldiğini onun konuşmasını ister." Adalet dağıtmayan kanun kanun değildir". Babasından öğrendiği bu sözle Farmer Wiley'i münazaranın galibi yapmıştır. Tolson bir şekilde münazarya gelmiş fakat öğrencileri onu görmemiştir.
Irkçılığın eğitim sistemine nasıl yansıdığını gösteren bir başyapıt. Aslında münazarada siyahi öğrenciler karşılaştıkları kişilere karşı değil ırkçılığa karşı galip geliyorlar. Münazarıcaların yenilmezliği 10 yıl devam etmiştir.
James F. Junior; Amerikan Sivil Haklar Hareketi'nin başlatıcısı ve organizatörü olmuştur.
Samantha Booke; Avukat oldu.
Henry Lowe;  California Üniversitesi İlahiyat bölümünü bitirip, rahip oldu.
Melvin Tolson; Şair. Güney Kiracı Çiftçiler Sendikası çalışmalarına devam etti. 1936'da sendikanın 31 000 üyesi olmuştur.


SENDEN NEFRET ETMEK SOĞUKKANLILIKLA OYNANAN BİR OYUN OLACAK ..




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder